iPhone ile on yıl!
Herşey iPod başarısının rüzgarıyla mobil telefonu da yeniden yaratmayı kafasına koyan Jobs’ın, ilk nesil iPhone modelini 28 Haziran 2007’de duyurmaısyla on yıl önce başladı. İlk akıllı sayılabilecek ve dokunmatik ekranı olan IBM Simon’un piyasaya sürülmesinden 14 yıl geçmiş olmasına, Nokia 9000 Communicator, Ericsson GS88 gibi devrimsel telefonların denenmesine rağmen akıllı telefon pazarının milatı bu tarih olarak kabul ediliyor. Şirket, rakiplerinde olan bir çok özellikğe sahip olmaması rağmen piyasaya sürülmesinden sadece 74 gün sonra 1 milyonuncu cihazı satma başarısı gösterdi.
2007’den bu yana akıllı telefon piyasası çok yol katetti, Nokia, Ericsson, Sony gibi birçok dev bu devrime geç kaldıkları, ayak uyduramadıkları için çekilmek zorunda kaldılar. Öte yandan bu derim, Apple şirketini dünyanın en değerli firması haline getirdi, yeni devler ortaya çıkardı.
İlk nesil iPhone videoları YouTube’a düştüğünde, üniversitede son sınıftaydım. Yurtta oturup izler, inceler, tartışır, yorum yapardık. Bizden önceki neslin tanık olduğu, Microsoft Windows devrimine benzerine tanık olduğumuzu tartıştığımızı hatırlıyorum.
Lafı uzatmadan konumuza dönelim. Artık gelenekselleşmeye başladığı üzere, Apple bu ay içinde yeni oyuncakları tanıttı.
En çok sızdırılan telefon olarak tarihe geçtiği söylenen iPhone X ile önceki serinin devamı niteliğinde iPhone 8, 8 Plus görücüye çıkarken, 4K ve HDR destekli Apple TV ve Apple Watch 3 de tanıtılan diğer yeni oyuncaklar. Ayrıca mobil işletim sistemi iOS 11 in de detayları etkinliğin diğer önemli konularından oldu.
iPhone X
Giriş yazısında da belirttiğim gibi bu yıl iPhone telefonlarının onuncu yılı ve Apple yeni amiral gemisini bu yılın koduyla duyurdu: iPhone X. X harfinin, Roma rakamlarında 10’u simgelediğini de ekleyeyim.
Beklenildiği gibi çerçevesiz ekran trendine uygun olarak ön yüzey tamamen 5,8 inç Super Retina HD ekrandan oluşuyor ve klasik home tuşu yer almıyor. Sızan bilgilerde de yer aldığı üzere Touch ID kaldırılıp yerine yüz tanıma teknolojisi üzerine kurulu Face ID getirilmiş. Gücünü TrueDepth kameradan alan Face ID, resmî açıklamaya göre yüzünüze yansıttığı 30.000’in üzerinde görünmez noktayı analiz ederek en ince detaylarıyla bir derinlik haritası oluşturuyor. Bu haritaya göre sizi tanıyarak telefona erişim hakkınızın olup olmadığı kontrol ediyor. Bir diğer heyecan verici özellik ise yapay öğrenme teknolojisi sayesinde Face ID, görünümünüzde zamanla gerçekleşen fiziksel değişikliklere adapte olabiliyor ve şapka, gözlük vs kullandığınız zaman dahi sizi tanıyabiliyor.
Cihaz, işlem gücünü 4,3 milyar transistör ve 64-bit mimariye sahip A11 Bionic işlemcisinden alıyor. 2 yüksek performans ve 4 yüksek verimlilik odaklı toplam 6 çekirdek ile gelen işlemci, ihtiyaç duyulduğunda 6 çekirdeği de aynı anda kullanabiliyor. Böylece daha iyi fotoğraf ve video performansı sunuyor. Ayrıca çipte yer alan nöral sistem ise yapay öğrenme görevlerini hızla yerine getirerek arttırılmış gerçeklik (Augmented Reality) ve Face ID için gereken desteği sağlıyor.
3 GB RAM kapasitesine sahip olacak telefon, iPhone 7’ye göre 2 saat daha uzun bir kullanım ömrü sunarken AirPower şarj standıyla ile kablosuz şarjı da destekliyor. Kablosuz şarj teknolojisi rakipleri tarafından uzun süredir kullanılmasına rağmen Apple, yine temkinli yaklaşarak ancak bu modelinde kullanmaya karar vermiş görünüyor.
İlk defa iPhone 7 Plus modelinde kullanıldığı üzere, iPhone X modelinde de çift kamera tercih edilmiş. iPhone 7 Plus modelinde yatay olarak konumlandırılan bu çift kamera yeni model de ise dikey olarak konumlandırılmış.
12 Megapiksel çözünürlüğündeki bu kameraya ek olarak ön kameranın da kapasitesi geliştirilmiş ve daha yetenekli hale getirilmiş. 7 Megapiksel çözünürlük sunan ön kamera ile artık portre modunu da kullanmak mümkün.
Gelelim tamamen duygusal konulara. Telefon 3 Kasım’da Amerika’da 999 $’dan satışa sunulacak. Türkiye fiyatı ise ne yazikki en iyi ihtimalle 7000 TL olacak gibi görünüyor.
iPhone 7S ve iPhone 7S Plus beklenirken, sürüm numarasını arttırma yolunu seçen Apple, S serisine son vereceği yönündeki söylentileri doğrular nitelikte bir karara imza atmış oldu. Öte yandan şirketin amiral gemisi misyonunu iPhone X’e yüklemesiyle iPhone 8 ve 8 Plus bir alt segmente hitap eden bir telefon haline geldi. Bu seri, S serilerinde olduğu gibi tipik donanım güncellemeleri içeriyor.
iPhone 7 ve iPhone 7 Plus ekran boyutlarını koruyan yeni modellerde ek olarak 10.5 inç iPad Pro’da kullanılan True Tone görüntü teknolojisiyle destekleniyor. Cihazlardaki en önemli özellikler ise iPhone X’de de yer alan kablosuz şarjı destekliyor olması ve iPhone X’de de yer alan A11 Bionic işlemci.
Boyut dışında neredeyse her şeyi aynı olan bu iki modelden Apple iPhone 8, 699 dolardan, iPhone 8 Plus ise 799 dolardan başlayan 22 Eylül’de ABD’de satışa çıkacak. Türkiye’de ise iPhone 7 ve 7 Plus’un çıkış fiyatlarının az miktar üzerinde bir etiket fiyatı olacağını tahmin ediyorum.
iOS 11
Telefon modelleriyle beraber yeni nesil iOS sürümü de tanıtıldı. 5 Haziran 2017 tarihli Apple Worldwide Developers Conference etkinliğinde duyurulan yeni işletim sisteminin detayları netleşti.
iPhone 5S ve üzeri telefonlar ile, iPad Air, Air 2, iPad Mini 2 ve üzeri, iPad Pro tüm model tabletlere gelecek yeni işletim sisteminde yeni dosyalar uygulamasıyla tüm iOS aygıtlarınız, iCloud Drive ve Box veya Dropbox gibi hizmet sağlayıcılarında depoladığınız tüm dosyalar bir araya geliyor.
iPad’e özel ağırlık verilen iOS 11’de, iPad’in biraz daha bilgisayarın yerine geçmesi hedefleniyor. Bu amaçla dock kısmı biraz daha MacOS’a benzetilmiş. İkinci bir uygulama açmak için doğrudan Dock’tan açabilir, açık olan iki uygulamayı Slide Over veya Split View görünümlerinde aynı anda kullanılabilinecek.
Sürükle bırak özelliği ile metinleri, fotoğrafları ve dosyaları bir uygulamadan diğerine kolayca taşıyabileceğiz. Notlar uygulamasında ise, satır içinde çizim, kolay belge imzalayıp postalama gibi iş dünyasına yönelik gelişmeler de göz alıcı özelliklerden.
Fotoğraflar ise “live photo”ları eğlenceli videolara dönüştürmek mümkün olacak. Ayrıca yeni eklenen filtrelerle fotoğrafları istediğimiz gibi düzenleme, daha doğrusu sosyal medyaya uygun hale getirme fırsatımız olacak.
Diğer gelişmeleri özetlemek gerekirse, kilit ekranında tüm bildirimlerin toplanması, kişiselleştirilebilir denetim merkezi, yeniden tasarlanan ve daha kolay kullanım sunacak olan AppStore, bildirimler için rahatsız etme modu öne çıkan özellikler.
Bence en büyük yenilik ise beraberinde getirdiği ARKit ve Core ML. Artırılmış gerçeklik için uygulama geliştiricilere ortam sunan ARKit, daha eğlenceli oyunlara ve gerçek zamanlı geliştirme imkânı sunacak. Örneğin kameranızı kullanarak odanızı bir savaş alanına ya da macera parkına çevirebilecek oyunlar, ya da yeni alacağınız koltuğun evinizde nasıl duracağını görmenizi sağlayacak uygulamalar hayatımıza daha hızlı girecek.
Core ML ise geliştiricilerin uygulamalarına yapay zekayı eklemeleri için imkân sunacak.
Derginin tamamını incelemek için: https://issuu.com/maviehirdergisi/docs/e_dergi_eylul_2017_mavisehir_dergis