-->

Teknolojiye ve yeni teknolojik cihazlara olan merakım malum. Chromecast çıkınca da “ulen bundanım olsun” çok istedim. Tabii güzel ülkemize bu cihazların gelmesi uzun zaman aldığı gibi, gelince de 3-5 misline satıldığı / satılacağı da su götürmez bir gerçek.
Neyse sevgili Yiğit Ihlamur kardeşim yılbaşı hediyesi olarak getirmesiyle doğal olarak havalara uçtum. Hemen koşa koşa eve gelip denedim, dener denemez de hemen bloguma yazayım istedim. Her halde bu blog da paylaşacağım ilk cihaz değerlendirmem olacak. Tabii bir durum sonrası da en hızlı yazdığım yazı olarak da blog tarihime altın harfler kazıyabilirim.

Bilmeyenler / kaçıranlar için Chromecastten biraz bahsetmek istiyorum. Genel olarak özetlemek gerekirse söz konusu cihaz HDMI girişi olan herhangi bir ekrana aynı network üzerinden herhangi bir data sağlayıcıdan rahatça beslemeyi yarıyor. Evet çok teknik oldu, şöyle bir örnekle açıklayayım. Bilgisayarınızın tarayıcı görüntüsünü (tabii chrome olması şart) rahatça televizyonunuza yansıtmanızı sağlıyor. Ya da telefonunuzda izlediğiniz (Android ya da iOS) youtube videosuna misafirlerinize izletmek için renkten renge şekilden şekile girmeye gerek kalmadan büyük ekran televizyonunuzda izlemenize olanak sağlıyor. Aslında bunun için DLNA (http://en.wikipedia.org/wiki/Digital_Living_Network_Alliance) protokolü mevcut ancak nedense söz konusu birlik çok popüler olamadı. Mesela ben telefonumdaki herhangi bir görseli ya da videoyu televizyonuma rahatlıkla yansıtabiliyorum. Ama bilgisayardan yansıtmak işte öyle kolay olmuyor ya da bir youtube videosu için internet destekli akıllı dedikleri TVden lazım. İlla HDMI kablo ile bağlamak gerekiyor falan.
Hemen geçelim cihazı kutudan çıkarıp kurcalamaya. Öncelikle çok şık bir kutusu olduğunu söylemek istiyorum. Önlü arkalı fotoğrafını aşağıda bulabilirsiniz.

Geldi sıra paket içeriğine. Kutuyu açar açmaz sizi chromecast karşılıyor. Cihazı kaldırdığınızda da diğer parçalar çıkıyor. Kutu içeriğinde bir adet USB bağlantı kablosu, bir adet HDMI Extender, bir adet de priz bağlantısı bulunuyor.

Kutu içinden çıkanları tanıttıktan sonra cihazı televizyonumuza bağlayalım. Cihazın kendisi görüldüğü üzere HDMI çıkışına sahip. Doğrudan televizyona bağlayabileceğiniz gibi kutu içinden çıkan uzatmayı da kullanabilirsiniz. Ben direk bağladım. Ayrıca elektrik alabilmesi için de USB’ye bağlanamanız gerekiyor. Eğer TVnizin USB girişi yoksa ya da doluysa prize de bağlabilirsiniz.

Chromecastinizi TVye bağlayıp HDMI ayarını yaptıktan sonra (TVye göre değişir, ben LG TV nin kumandasından input seçeneğinden bağladığım HDMI2 portunu seçtim mesela) karşımıza aşağıdaki karşılama ekranı çıktı.

Ekranda görüldüğü üzere http://www.google.com/chromecast/setup adrese girip basit uygulamayı indirdim. İnen uygulama aşağıda görüldüğü üzere chromecasti hemen buldu:

Bir sonraki adım networki şifresini atadıktan sonra, hem televizyonda hem de uygulamada beliren kodların eşleşip eşleşmediği sorulan ekrana geçildi. Bu işlemlerden sonra Chromecast hazır.
Bu noktadan sonra dikkat edilmesi gerekenler, Chromecast aracılığıyla yansıtmak istediğiniz görüntü için cihazların aynı networkte olması. Şu an için çok seçenek bulunmuyor. Chrome, NetFlix, Youtube gibi uygulamalar için eklentiler yazılmış. Chrome’dan herhangi bir tabın görüntüsünü yansıtabiliyorsunuz. Ayrıca Youtube’dan izlediğiniz herhangi bir videoyu yüksek çözünürlülük olarak rahatlıkla görüntülebiliyorsunuz. Hatta bilgisayardan başlattığınız bir videoyu Android telefon ya da tabletten durdurabiliyor, yenisini sıraya ekleyebiliyorsunuz.

Bunlar güzel yanları. Eksik ya da gelişmesi gereken kısımlarını da sıralamak istiyorum:

• Flash tabanlı video oynatıcıların tam ekran kısımlarında sadece ses geliyor. Sanırım bu chrome eklentisiyle ilgili. Umarım düzeltilir.
• Bilgisayardan gönderilen istekler Chromecast’e Androidten gönderilenlerden geç ulaşıyor. Örneğin Chrome’dan herhangi bir sayfadan aşağıya doğru indirdiğinizde televizyondan aynı haraketi görmek bir hayli zaman alıyor.
• İlk çıktığında screencapture gibi davranıp istediğimiz cihazın ekranını direk yansıtabileceğiz diye düşünmüştüm ancak durum öyle değil, eklentiler gerekiyor ve bence şu an için oldukça az. (Mevcutlar http://www.google.com/intl/en/chrome/devices/chromecast/apps.html)
• İnternet bağlantısı özelliği ya da DLNA desteği olmayan LCD ve LED tvlerin de akıllı televizyona dönüşmesi için çok başarılı bir adım, tabii her yeni ürün gibi henüz çok destekleyen uygulama yok. En azından Android tarafındaki chrome, facebook gibi uygulamaların, basit de olsa bir kaç oyunun desteği ivedilikle gelse süper olur. Mesela Angry  Birds, Temple Run’ı TV de görüp telefonla yön verebilsek Wii ya da Playstationa anında rakip olmaz mı?

Toplamak gerekirse ev ya da ofis için (LAN içi diyelim :)) cihazların entegrasyonu için en azında ekran paylaşımı konusunda çok başarılı ama bir o kadar da sessiz sedasız ortaya çıkan bir cihaz, bir adım olarak görüyorum. Bir önceki madde de belirttiğim üzere, mobil cihazlardaki oyun uygulamalarının desteğinin başlamasıyla oyun konsollarının tahtının sallamasına, DLNA birliğinin de daha rüştünü ıspatlamadan tarihin karanlık sularına gömülmesine rahatlıkla vesile olabilir. Örneğin geçtiğimiz aylarda mobil tarayıcı ile masaüstü tarayıcıyı birleştirerek oynanan Maze’i görmüştük. (Denemek için http://www.chrome.com/maze/)

Son olarak toparlamak gerekirse (biliyorum iki oldu :)) Chromecasti başarılı buluyor, önümüzdeki günlerde de daha gelişeceğine inanıyorum. Ancak akıllı tv vs satan Samsung, LG gibi üreticilerin chromecastten pek de hoşnut olmayacaklarını düşünüyorum. Bakalım gelecek günler neler gösterecek.

Ez cümle son zamanlarda aldığım en heyecan verici bu hediyeden dolayı huzurlarınızda Yiğit kardeşimize tekrar tekrar çok teşekkür ediyor, “Allah tuttuğunu teknoloji etsin” diye dualarımı gönderiyorum.

Teknolojik ve teknolojiye rahat erişebileceğiniz, huzurlu bir 2014 dilerim tekrardan…